Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, gazetecilerin, Türkiye Dışişleri Bakanlığının 18 Mayıs 2021 tarihinde yaptığı açıklamayı Rusya Dışişleri Bakanlığının nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine açıklamalarda bulundu.
Zaharova, ‘Bu tür açıklamaları siyasallaştırılmış, hatta çatışmacı bir söylem olarak görüyoruz. Ankara’nın tarihi olayların yorumunu yıkıcı amaçlarla, kendi siyasi hırslarına alet etmek için kullanma girişimleri üzüntü vericidir ve her yıl bu durum devam etmektedir. 19. ve 20. yüzyılların zorlu olaylarıyla ilgili spekülatif ifadelerin ne akademik tarih yazımı ile ne de Kırım Cumhuriyeti ve Kuzey Kafkasya’daki gerçek durumla ilgisi yoktur” dedi.
Zaharova sözlerine şu şekilde devam etti :
“Etnik, dilsel ve dini meselelerde çözümsüz kalan sorunları olan Türkiye’nin etnik azınlıkların haklarının savunucusu rolüne soyunması oldukça şüphelidir. Türkiye’de yaşayan Çerkeslerin etnik kökenlerini gizlemek zorunda kalmaları ve anadillerinin genellikle yasaklanması çok uzak olmayan bir geçmişte yaşandı. Ancak Sergey Viktoroviç Lavrov’un (Dışişleri Bakanı) dediği gibi bizler kibar insanlarız ve Türkiye’nin kendi sorunlarını elbette kendi yükümlülüklerine dayanarak çözmesi gerektiğine inanıyoruz, ancak bu söylem devam ederse Türkiye’deki benzer sorunlara da dikkat çekmemiz gerekecek.Bunu yapmak istemedik, umarım bugün Türkiye Dışişleri Bakanlığı bizi dikkate alır”
Zaharova, “Türk politikacıların, etnik faktörü, öncelikle etnik grupların çıkarlarına zarar veren jeopolitik oyunun bir aracı olarak kullanmaktan vazgeçmeleri zamanının geldiğine inanıyoruz. Ankara ile ortaklaşa çaba harcayarak etkileşim kurabileceğimiz birçok alan var” diyerek Türkiye’ye işbirliği mesajı verdi.
Kırım Tatar Sürgünü ile ilgili mesaja da tepki göstermişti
Maria Zaharova, Kırım Tatar sürgününün 77. yıl dönümünde Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya da “2014 yılına kadar uluslararası kuruluşların Kırım Tatarlarının etnik ve kültürel haklarının uygulanması konusunda Ukrayna'ya yönelttiği çok sayıdaki şikayeti ısrarla görmezden Türk hükümetinin, günümüzde Kırım Tatarlarının durumu hakkında endişe duyduğunu göstermesi, bunun konjonktürel nitelik taşıdığını doğruluyor” şeklinde yanıt vermişti.