Voice of America: Türk diplomatlar, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom'un Ocak 1982'de Los Angeles'ta bir Türk diplomatın öldürülmesiyle suçlanan Ermeni-Amerikalı'nın şartlı tahliye kararına öfkelendiler. (Çeviri: Tam metin) Haberin kaynağına gitmek için buraya tıklayın.

Şimdi 58 yaşında olan Hampig "Harry" Sasounian, görgü tanıklarının kendisinin ve başka bir saldırganın Westwood'daki bir kavşakta dururken Türk Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın aracına yaklaşıp diplomatı 14 kez vurduğunu söylemesinden yaklaşık iki yıl sonra 1984 yılında mahkum edildi.

Diğer şüpheli tetikçi Krikor Saliba, cinayetten kısa bir süre sonra Lübnan'ın Beyrut kentine kaçtı.

Ermeni bir göçmen olan Sasunyan, başlangıçta şartlı tahliyesiz ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Daha sonra bir federal temyiz mahkemesi, jürinin özel durumlarda ulusal köken nedeniyle cinayet tespitini bozdu.

Sassounian ve Saliba, dünya çapında Türk çıkarlarına bir dizi saldırı düzenleyen Ermeni militan örgütü olan Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları'nın üyeleriydi.

2002 yılında Sassounian, terörizmden vazgeçen bir bildiri imzaladı ve savcılık, özel durum tespitiyle ilgili yeniden yargılama yapmamayı kabul etti. Daha sonra 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve o zamandan beri dört kez şartlı tahliye reddedildi ve iki kez şartlı tahliye verildi.

Bu şartların her ikisi de temyiz edildi ve bozuldu - bir kez eski Vali Jerry Brown ve bir kez de Mayıs 2020'de Sassounian'ın şartlı tahliye kararını geri alan Newsom tarafından. Bir Los Angeles Yüksek Mahkemesi yargıcı daha sonra Şubat ayında Newsom'un şimdi itiraz etmeyi reddettiği bu iptali iptal etti.

Newsom sözcüsü, "Vali bu davadaki faktörleri dikkatlice tarttı ve itirazda bulunmayacak" dedi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "Türk milletinin vicdanını derinden yaralayan bu yaklaşımı şiddetle kınıyoruz" dedi.

Bakanlık, "ABD yönetiminin tüm girişimlerine rağmen geri döndürülemeyen bu vahim karar, evrensel hukuk ilkeleri ve adalet anlayışı ile çelişiyor" dedi.

Açıklamada, Sassounian'ın "mahkumiyetinden dolayı hiçbir zaman pişmanlık belirtisi göstermediğini ve suçun" hasta ve çarpıtılmış bir ideolojiyi temsil eden bir suç olarak asla unutulmayacağını "söyledi.

Dışişleri Bakanlığı Cuma günkü karardan hayal kırıklığını dile getirdi.

Dışişleri Bakanı Antony Blinken yaptığı açıklamada, "Bir diplomata saldırmak yalnızca belirli bir kişiye karşı ağır bir suç değildir, aynı zamanda diplomasinin kendisine de bir saldırıdır." Dedi. "Dünyanın dört bir yanında hizmet veren kendini adamış ABD diplomatlarının güvenliğini sağlamak için, diplomatlara suikast düzenleyenlerin mümkün olan en yüksek cezayı almalarını ve bu cezaları şartlı tahliye olmadan veya erken serbest bırakmak."